Türkiye’nin en kuzey ucunda bulunan Sinop, tarihi Tunç Çağı’na kadar uzanan, köklü bir geçmişe sahip bir ildir. İlk şehirleşmenin M.Ö. 7. yüzyılda Yunan uygarlığı ile başladığı bilinir. Sinop, Selçuklu ve Osmanlı’dan bugüne kadar uzanan kıymetli tarihi eserleri, deniz ve doğanın birleştiği eşsiz yapısıyla seyahat rotanızda mutlaka yer alması gereken bir şehirdir. Sinop Müzesi, Etnografya Müzesi ve Serapis Tapınağı gibi birçok kültürel alanı bir günde ziyaret ederek bu zengin mirası keşfedebilirsiniz.
Sinop’un Tarihi Yerleri Nelerdir?
Sinop, tarih boyunca birçok medeniyetin izlerini taşıyan mimari ve kültürel miras alanlarına ev sahipliği yapar. İşte Sinop’un en öne çıkan tarihi yerleri:
Diyojen Heykeli:
Kinik felsefe ile ünlenen Diyojen’in heykeli, Sinop merkezinde yer alır. Büyük İskender’e “Gölge etme, başka ihsan istemem” çıkışıyla bilinen filozofun bu anıtı, şehrin sembollerinden biridir ve kolayca ulaşılabilir.
Ayancık:
Tarihi yapılarıyla çevrili olan Ayancık, Sinop merkezinden 54 kilometre uzaklıkta yer alır ve tarihin tozlu sayfalarında dolaşmak isteyenler için mükemmel bir rotadır. Ayancık Kilisesi de bölgenin öne çıkan yapılarındandır.
İstefan Kaya Mezarları:
Pontus krallarının mezarlarının bulunduğu İstefan Kaya Mezarları, Sinop’un tarihi dokusunu gözler önüne serer. Bu mezarlar, Ayancık ilçesinin batısındaki İstefan köyü sınırlarında yer alır.
Boyabat Kaya Mezarları:
Paflagonya Uygarlığı tarafından inşa edildiği bilinen Boyabat Kaya Mezarları, 200 metre yükseklikte kalker kayaların oyulmasıyla yapılmıştır. Şehrin tarihi dokusunu keşfetmek isteyenler için ilgi çekici bir duraktır.
Alaeddin Camii ve Sinop Pervane Medresesi:
Selçuklu mimarisinin günümüze ulaşan nadide örneklerinden olan Alaeddin Camii (1214) ve Sinop Pervane Medresesi (1262), şehrin dini ve kültürel zenginliğini yansıtır. Bu iki yapı, mimari özellikleriyle göz doldurur ve mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerler arasındadır.
Tarihi Sinop Cezaevi:
Sinop’un en bilinen tarihi yapılarından biri olan Tarihi Sinop Cezaevi, geniş mazisi ve mimarisiyle dikkat çeker. Müze olarak ziyarete açık olan bu yapı, şehrin merkezinde yer alır ve turistler tarafından sıkça ziyaret edilir.
Sinop Kalesi:
Deniz kıyısında şehri korumak amacıyla inşa edilen Sinop Kalesi, 25 metrelik duvarlarıyla dikkat çeker. Kalenin burçlarına kurulmuş kafe alanında, şehri izleyerek çay kahve içebilirsiniz. Sinop Kalesi de müze olarak ziyarete açıktır.
Paşa Tabyaları:
19. yüzyılda Osmanlı-Rus Savaşı esnasında cephanelik olarak inşa edilen ve 11 adet top yatağına ev sahipliği yapan Paşa Tabyaları, günümüzde turistik tesis olarak kullanıma açılmıştır. Sinop’un merkezinde, denize yakın bir alanda bulunan bu tabyalar, ziyaretçilerine tarih ile iç içe bir deneyim sunar.
Balatlar Kilisesi:
Roma Uygarlığı döneminde hamam olarak inşa edilen ve Bizans döneminde kiliseye dönüştürülen Balatlar Kilisesi, Sinop’un öne çıkan tarihi yerleri arasında yer alır. Osmanlı döneminde Rum manastırı olarak kullanılan bu yapı, 2000 yılından bu yana ziyarete açıktır.
İnceburun Feneri:
1863 yılında inşa edilen ve Türkiye’nin en kuzey noktasında yer alan İnceburun Feneri, 12 metre yüksekliği ile uçsuz bucaksız Karadeniz manzarasını izleme imkanı sunar. Sinop gezinizde tarihi yerlere veda edip doğanın kucağına yönelmek isterseniz, İnceburun Feneri iyi bir başlangıç noktasıdır.
Sinop’un Doğal Güzellikleri Nelerdir?
Sinop, Karadeniz bölgesinin doğal güzellikleriyle en fazla öne çıkan şehirlerinden biridir. Deniz, şelaleler ve mağaralar gibi birçok doğal yapıyı keşfedebilirsiniz:
Hamsilos Fiyordu:
Türkiye’deki tek fiyord olma özelliğini taşıyan Hamsilos Fiyordu, deniz dalgaları ile aşınan kayaların oluşturduğu eşsiz bir doğal güzelliktir. Kano ve bisiklet kiralama gibi etkinlikler sunan bu alan, şehir merkezine 14 kilometre uzaklıkta yer alır ve doğa ile denizin birleşimini keşfetmek isteyenler için idealdir.
Akgöl Yaylası:
1991 yılında Bakanlar Kurulu tarafından turizm noktası olarak ilan edilen Akgöl Yaylası’nda yer alan Akgöl, özellikle kamp yapmak isteyenler için şehrin kalabalığından uzak bir seçenek sunar. Sakarya Nehri’nin bir kolu olan Akgöl Deresi’nden setlerle biriktirilerek oluşturulan bu göl, Sinop’un ünlü köknar ağaçları arasında saklı bir cennettir.
İnaltı Mağarası:
Deniz seviyesinden 1070 metre yüksekte ve 700 metre derinliğe sahip olan İnaltı Mağarası, doğanın gücünü sarkıt ve dikitlerle bezeli yapısıyla gösterir. Mağaraya ulaşım araçlarla sağlanırken, son 50 metrede merdivenlerle mağara içinde gezilebilir.
Tatlıca Şelaleleri (Erfelek Şelaleleri):
Erfelek bölgesinde yer alan Tatlıca Şelaleleri, 28 adet şelaleden oluşur ve Milli Parklar Müdürlüğü tarafından koruma altına alınmıştır. Doğal güzelliği bozulmamış nadir alanlardan biri olan bu şelaleler, doğa severler için büyüleyici bir deneyim sunar.
Bazalt Kayalıkları:
Son yıllarda keşfedilen ve manzara seyri amacıyla gezilerin sıklaştığı Bazalt Kayalıkları, 3-5 milyon yıllık kayaların oluşturduğu görkemli bir yapıdır. Boyabat’tan 15 kilometre uzaklıktaki Kurusaray köyünde bulunan bu kayalıklar, üç vadiyi kaplayan 30-40 metre uzunluğundaki kayalıklardan oluşur ve ziyaretçilerine görsel bir şölen sunar.
Sinop’un Meşhur Yemekleri Nelerdir?
Sinop’un tarihi ve doğal güzelliklerini keşfettikten sonra, şehrin ünlü yemeklerini tatmak için bu mekanları tercih edebilirsiniz:
- Şekerci Mehmet Gürbüz
- Teyze’nin Yeri
- Örnek Mantı Nokul Börek Kahvaltı
Sinop’un öne çıkan ve mutlaka denemeniz gereken yöresel lezzetleri ise şunlardır:
- Nokul
- Katlama
- Sinop Mantısı
- Zılbıt Böreği
- Kabak Millesi
- Palamut Pilaki
- İçli Tava
- Hasuda
- Kestaneli İç Pilav
- Islama
- Mamalika
- Mısır Çorbası
- Sirkeli Pırasa
- Keşkek
- Sırık Kebabı
- Hamursuz Tatlısı
- Taktak Helvası
- Sıkmık Tatlısı
Sinop’un yöresel lezzetleri ile midenizi şenlendirdikten sonra, akşam yürüyüşü yapabileceğiniz yerlerden biri de Sinop Merkez’de bulunan Aşıklar Caddesi’dir. Bu cadde, sahil boyunca uzanan ve sıralanan mekanları ile dinlenebileceğiniz keyifli bir rotadır.
Sinop’ta Kışın Gezilecek Yerler
Sinop’u kışın ziyaret etmeyi planlıyorsanız, tarihi yerlere daha fazla ağırlık verebilirsiniz. Karadeniz ikliminin etkisiyle sürekli yağış alan Sinop’ta, şehir ve ilçe merkezlerinde gezilerinizi gerçekleştirebilir, ayrıca gerekli güvenlik önlemleri alarak trekking ve çadır kampı gibi etkinlikler de düzenleyebilirsiniz. Hem tarihi hem doğal güzellikleri keşfetmek için en uygun zaman dilimi Haziran ile Eylül ayları arasındadır. Bu dönemde sıcaklıklar da henüz çok yüksek olmadığından, motosikletle rahatlıkla seyahat edebilir ve tüm etkinlikleri değerlendirebilirsiniz. İnceburun’dan Boyabat’a, Türkeli’nden Gerze’ye kadar uzanan bu rotada, tarihin mavi ile buluştuğu bir deneyim yaşayabilirsiniz. eKuralkan güvencesi ile size uygun motosiklet seçenekleri ile seyahatinizi konforlu hale getirebilirsiniz.